Antalya’da Gezilecek Tarihi Yerler: Kaleiçi’nden Antik Kentlere

Antalya, Akdeniz’in parlayan incisi olmanın ötesinde, geçmişin izlerini bugüne taşıyan bir açık hava müzesi gibidir. Roma’dan Bizans’a, Selçuklu’dan Osmanlı’ya uzanan geniş bir tarih yelpazesi sunar. Antalya’da hem şehir merkezinde hem de kırsal bölgelerde tarih kokan sayısız yer keşfedilmeyi bekliyor. Bu yazıda, Kaleiçi’nin labirent sokaklarından antik kentlerin görkemli kalıntılarına kadar uzanan en önemli tarihi yerleri senin için derledik.


1. Kaleiçi (Antalya Merkez)

Antalya’nın kalbi olarak kabul edilen Kaleiçi, surlarla çevrili eski şehir merkezidir. Taş sokaklarında yürürken Osmanlı, Selçuklu ve Roma dönemlerine ait mimari izlerle karşılaşmak mümkündür. Tarihi evler, butik oteller, küçük müzeler ve sanatsal atölyeler bu bölgeyi hem nostaljik hem de kültürel açıdan özel kılar. Hadrian Kapısı (Üçkapılar) ise mutlaka görülmesi gereken yapılar arasındadır.


2. Hadrian Kapısı (Üçkapılar)

Romalı İmparator Hadrian’ın 130 yılında Antalya’yı ziyaret etmesi anısına inşa edilen bu zafer takı, Kaleiçi’nin girişinde yer alır. Beyaz mermer sütunları, kemerli yapısı ve üzerindeki süslemeleriyle dikkat çeken Hadrian Kapısı, günümüzde hâlâ ihtişamını koruyan ender Roma yapılarından biridir.


3. Yivli Minare ve Yivli Minare Camii

Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından 13. yüzyılda yaptırılan Yivli Minare, Antalya’nın simgelerinden biridir. 38 metre yüksekliğindeki bu minare, yivli silindirik yapısı ile oldukça dikkat çekicidir. Hemen yanında yer alan Yivli Minare Camii de şehrin en eski camilerindendir.


4. Aspendos Antik Tiyatrosu (Serik)

Roma döneminden günümüze neredeyse bozulmadan ulaşan Aspendos Tiyatrosu, 15-20 bin kişilik kapasitesiyle Anadolu’nun en büyük antik tiyatrolarından biridir. Akustiğiyle ünlü olan bu yapı, hâlâ konser ve etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır. Aspendos Antik Kenti’nde ayrıca su kemerleri, agoralar ve hamam kalıntıları da ziyaret edilebilir.


5. Perge Antik Kenti (Aksu)

Roma döneminde Anadolu’nun en önemli şehirlerinden biri olan Perge, Antalya şehir merkezine yaklaşık 17 km mesafededir. Tiyatrosu, stadyumu, agorası ve sütunlu caddeleriyle geçmişe dair muazzam bir manzara sunar. Arkeoloji meraklıları için kesinlikle kaçırılmaması gereken bir noktadır.


6. Termessos Antik Kenti (Güllük Dağı)

Antalya’nın 30 km kuzeybatısında, Güllük Dağı Milli Parkı içerisinde yer alan Termessos, sarp bir kayalığın üzerine kurulmuş görkemli bir Pisidya kentidir. Büyük İskender’in bile fethedemediği bu kent, doğal yapısıyla korunaklıdır. Antik tiyatrosu ve mezar yapıları ile nefes kesici bir manzara sunar.


7. Side Antik Kenti ve Apollon Tapınağı (Manavgat)

Tarih ve denizin iç içe geçtiği Side, günümüzde açık hava müzesi niteliğindedir. Antik tiyatro, agora, sütunlu caddeler ve liman kalıntıları gezginleri büyüler. Gün batımında Apollon Tapınağı’nın önünde bir fotoğraf çekmek, Side gezisinin olmazsa olmazıdır.


8. Myra Antik Kenti ve Noel Baba Kilisesi (Demre)

Likya Uygarlığı’na ait en önemli kentlerden biri olan Myra, kaya mezarları ve büyük tiyatrosuyla meşhurdur. Aynı bölgede bulunan Aziz Nikolaos (Noel Baba) Kilisesi, Hristiyan dünyası için kutsal kabul edilir ve yıl boyunca binlerce turistin ziyaretine açıktır.


9. Olympos Antik Kenti

Kemer’e bağlı Olympos, hem doğal güzellikleri hem de tarihi yapılarıyla öne çıkar. Antik dönemde korsan saldırılarına karşı sığınak olarak kullanılan bu kent, günümüzde tatilciler için huzurlu bir kaçış noktasıdır. Ağaç evleri ve caretta caretta sahiliyle meşhurdur.


Tavsiyeler:

  • Antik kentlerde yaz aylarında gezinti yapacaksan mutlaka şapka, su ve güneş kremi yanına almalısın.
  • Termessos gibi dağlık alanlara gitmeden önce rahat yürüyüş ayakkabısı giymek önemli.
  • Müzekart ile birçok antik kente ücretsiz ya da indirimli giriş yapabilirsin.
  • Kaleiçi’nde akşamüstü yürüyüşü ve çay keyfi, güne anlam katacaktır.

içerikte reklam bulunmamaktadır. bu içerik bilgilendirme amaçlıdır.